E-ticaret satışları hiç bu kadar yüksek olmamıştı: Araştırmalar, müşterilerin salgının yükseldiği dönemde satış büyümesini hızlandırdığını ve 10 yıllık büyümenin 90 gün içinde yaşandığını gösteriyor.
E-ticarette görülmüş en yüksek rekabet bu dönemde görüldü: Toptancılar, perakende devleri ve ürünler arasındaki rekabet, müşteri edinme maliyetlerini artırdı.
Fiziksel mağazalar kapandığında e-ticaret satışları zirve yaptı ve toplam küresel satışların yüzden 16,4’ünü oluşturdu. Y ve Z kuşağı ile birlikte X kuşağı da alışveriş alışkanlıklarını değiştirdi ve dijital dünyaya ayak uydurdu.
Yeni rakipler: Küçük ve fiziksel mağazalar bu süreçte e-ticaret ile rekabet edemedi. E-ticaret, bu tipli mağazalara büyük üstünlük sağladı. Müşteri memnuniyeti, en önemli performans ölçümlerinden biridir. İşletme müşteri memnuniyeti sağlayamıyorsa geniş bir müşteri tabanına asla sahip olamaz!
Büyük markalar e-ticaret pazarına girdikçe, markalar arasındaki rekabet de büyüdü. Perakende devlerinden biri olan Walmart’ın online satışları, yüzde 74 oranında arttı. İnsanlar, evde kaldıkça; kişisel bakım ürünleri, sağlık malzemeleri ve ev aksesuarlarını temin etmek için e-ticareti kullandı. Online mağazalara geçiş süreci ile birlikte, dijital pazarlama da girişimcilerin odak noktası haline geldi. TV hedefli reklamlar, yerini sosyal medya reklamlarına bıraktı. Bu değişiklikler, Facebook reklamları da dahil olmak üzere, reklam fiyatlarını artırdı. Facebook’ta tıklama başı maliyet reklamlarının fiyatları 2020 Ocak ayına kıyasla yüzde 58 arttı. 2021’de bu rakamın tekrar düşmesi bekleniyor.
Dijital dünyadaki yükseliş, müşteri deneyiminin iyileşmesini sağladı. Müşterilerin, markalardan kullanım kolaylığı, cihazlar arası entegrasyon ve hızlı teslimat gibi beklentileri var. Bu talepleri karşılayan markalar, rekabette bir üst sıraya çıkacaktır.
Ancak, işin zorluğu burada ortaya çıkıyor. DTC (doğrudan tüketiciye) markaları ile yeni e-ticaret işletmeleri arasında büyük bir fark vardır; büyük şirketlerin yalnızca yüzde 38’i müşterilerini taleplerini karşılayabiliyor ve bu sayede rekabette kalabiliyor.
Çok kanallı strateji, e-ticaret için çok önemli parçalardan biri haline geldi. Riskleri en iyi şekilde değerlendiren, yeni müşterileri markalarına kazandırmak için teknolojiye yatırım yapan markalar, başarılı olmaya devam edecektir. Çok kanallı pazarlama, müşteri tabanının korunmasına, işletmelerin müşteri talebine göre değişmesine olanak sağlayacaktır.
Müşteriler ve ürünler hakkında veri toplamak, tüm kanallarda iyi bir müşteri deneyimi kazanmaya yardımcı olacaktır. Organize bir platformda veri toplamak, bilgi akışı ve yönetimi için çok önemlidir.
Covid-19 salgını ortaya çıkmadan önce e-ticaret pazarındaki yüzde 92 büyümede akıllı cep telefonlarının büyük rolü vardı. Her şeyin dijitalleştiği bu dönemde, mobil alışveriş elzem haline geldi. Çoğu insanın akıllı telefonlara erişimi var; bu nedenle mobil alışveriş zorunluluk oldu.
Bir araştırmaya göre, müşteri mobil ortamda olumsuz bir deneyim yaşarsa o markadan tekrar alışveriş yapma olasılığı yüzde 62 oranında daha az. Özet olarak; e-ticaret girişimizin başarılı olması ve e-ticaretteki rekabette söz sahibi olmak için mobil platformlara yatırım yapmanız gerekiyor.
E-ticaret sitesinin her zaman ilgi çekici ve entegre olması gerekiyor. “Hemen çıkma oranları” cep telefonlarında daha yüksektir; ancak masaüstü siteler de yenilenerek geliştirilebilir. Duyarlı bir web tasarımı, SEO’yu ve genellikle sitenizdeki kullanıcı deneyimini artırmanıza olanak sağlar.
E-ticaret, tüm zamanların en yüksek seviyesinde. Seyahat kısıtlamaları ve fiziksel mağazaların kapanması, tüketicilerin online alışverişe yönelmesini sağladı. Birçok büyük perakendeci bu değişime ayak uydurdu; bazıları ilk kez doğrudan tüketiciye yaklaşmayı denedi.
Her marka, müşteri deneyiminin beklentilerini karşılayamaz. Zirvede kalmak için, tüketicilerin dikkatini çekmek ve onlara kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmak gerekiyor. Bu gelişmelerin işletmeler üzerinde hem olumlu hem olumsuz etkileri oldu. Bazı markalar gelişirken, bazıları yeni çağa adapte olamadı. Normal hayata geçiş, e-ticaret pazarındaki birçok dengeyi değiştirebilir! Bu dengeler, yılın ilerleyen zamanlarına kadar belli olmayacak.
Ancak pazarlama ve rekabet, müşteriyi elde tutmak için en önemli öncelik olmaya devam edecektir.